Özellikle de ilk gebeliği olanların en büyük endişesidir; doğumun başladığını ben anlayabilir miyim? veya hastaneye hemen yetişebilir miyiz? Aslında bu soruların en önemli nedeni film veya dizilerde gördüğümüz doğum sahneleridir. Nasıl oluyor? Önce gebe bir kadın "ah sancım var" veya "suyum geldi" der ve sonrasında herkes apar torpar hastaneye gider. Hastaneye gitmeleri ile birlikte kısa zaman sonra güzel haber verilir. Peki doğum böyle başlayıp böyle de kısa sürer mi?
Doğumu biz üç evre de inceliyoruz. 1. Evrede kendi içerisinde ikiye ayrılır. Latent faz ve aktif faz. Latent faz kasılmaların belli belirsiz başladığı dönem olup aktif faza yani doğumla sonuçlanacak etkin kasılmaların başlaması ile son bulur. Latent dönemin aslında net süresi belli değildir. Bu dönemde nişan dediğimiz belirtiyi görebiliriz. Nişan, rahim ağzını kapatan mukuslu bir yapıdır. Bebeği bir anlamda dış ortamdan korur. Rahim ağzını biraz gevşemesi ile birlikte kanlı mukuslu yapı olarak gelir. Nişan gelmesi ile ilk gebeliği olan kadınlar biraz daha endişe içinde olsalar bile 2. Ve 3. Gebeliği olan kadınlar bu durumu daha soğukkanlılıkla karşılar. Tabii ki nişanın gelmesi ile çoğunlukla hemen doğum başlamaz. Doğumun başlaması nişan geldikten 2-3 gün içinde veya bazen bir haftaya kadar uzayan süre de başlayabilir. Bu süreçte bebekle ilgili bir sıkıntı yoksa düzenli kasılmaları beklemek en doğrusudur.
Birinci evrenin aktif fazında artık doğum için hastaneye kabul edebiliriz. Kasılmalar artık daha düzenli sıklığı ve süresi artmıştır. Bu dönem yaklaşık rahim ağzı 3-4 cm açıklıkla başlar rahim ağzını artık hiç hissetmediğimiz tam açıklığa kadar devam eder.
Doğumun 2. Evresinde bebeğin başının inişi ve bebeğin çıkmasıdır. Bebeğin başının daha kolay inebilmesi için diz çökme, uygun pozisyonda oturma ya da çömelme gibi pozisyonlar kullanılabilir. Aslında annenin istediği pozisyonda rahat bırakılmasıyla da anne içgüdüsel olarak bebeği çıkarabileceği en uygun pozisyonu kendisi bulacaktır. Bu aşamada neler görebiliriz? Kusma, annenin hareket yapmakta zorlanması, kendiliğinden ıkınma hissi oluşur. 2. Evre ilk doğumlarda 2-3 saat sürebilirken iki veya daha üstü doğum yapmış kadınlarda 1 saat sürebilir. Epidural anestezi alan gebelerde bu evre uzayabilir ıkınma hisside oluşmayabilir. Destekli ıkındırma veya spontan ıkındırma yapılabilir. Destekli ıkındırma ıkınma hissi gelmeden yapılan ıkındırmadır. Spontan da ise annenin ıkınma hissi ile yaptığı ıkındırmadır. Tabii en etkilisi anneye çeşitli pozisyonlar verilerek spontan ıkınmanın gelmesidir.
3. evre bebek doğduktan sonra plasenta (bebeğin eşi) ve eklerinin yaklaşık 30 dk içerisinde kendiliğinden ayrıldığı dönemdir. Bu esnada varsa epizyotomi (kesi) ve oluşan yırtıkların onarımıdır.
Doğum süresi epidural uygulaması, indüksiyon (suni sancı), bebeğin kilosu ve pozisyonu, anne psikolojisi, doğum sayısı ve annenin pelvik yapısı gibi bir çok faktöre bağlıdır. Yani hafifçe kasılmalar başladığı zaman çoğunlukla hemen doğum olmaz. Bu aşama da bebeğinizi karşılamanın özlemi ve mutluluğu içinde, sakin ve rahat dalgalarınızı (kasılmalarınızı) karşılayabilirsiniz.
Eğer hamileyseniz Gebelikte Vertigo - Gebelikte Beslenme sayfalarımızı okumanızı tavsiye ederiz.Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı