• İsmet Gökşen Cad. Savaş Apartmanı, No:65 Kat:2, 07160 Muratpaşa/Antalya
  • +90 (553) 069 44 88
  • info@niluferyuksel.com
  • İletişim
Dr. Nilüfer YÜKSEL
  • ANASAYFA
  • HAKKINDA
  • GEBELİK VE DOĞUM
    • Gebelik
    • Hafta Hafta Gebelik
    • Normal Doğum
    • Sezaryen Doğum
    • Doğum Sonrası
  • VAJİNİSMUS
  • KADIN HASTALIKLARI
  • GENİTAL ESTETİK
    • Genital Estetik
    • Labioplasti
    • Vajinoplasti
    • Kozmetik Jinekoloji
      • Genital Bölge Dolgusu
    • Kızlık Zarı Dikimi
  • BLOG
  • İletişim
  • Dr. Nilüfer YÜKSEL
Antalya Kadın Doğum Uzmanı Whatsapp

DOĞUMDAN KORKUYORUM

  • Anasayfa
  • BLOG

Doğumdan korkuyor olabilirsiniz, peki bu korkunun doğumunuza etkisi nasıldır?

Sıkça karşılaştığımız ifadelerden birisi; "aslında normal doğumu çok istiyorum ama korkuyorum" cümlesidir. Korkunun birçok nedeni olsa da en önde gelen nedeni daha önce doğum yapmış kişilerin doğum sancısını "dayanılmaz" olarak ifade etmeleridir.

Antalya-Gebelik-ve-dogum

Gebenin henüz kasılmaları başlamamışken bile kendisini doğum ağrısının çok zor ve dayanılmaz olduğuna hazırlar. Böyle bir hazırlanma beraberinde korku ve endişeyi de getirir.

Doğumdaki ağrının birçok nedeni vardır ama biz şimdi bir tanesinin üzerinde durmak istiyorum. Kasılma esnasında kan damarlarının büzüşmesi ile rahime giden kan akımı azalır. Kan akımının azalması ile dokunun oksijen düzeyi azalır ve buda ağrı oluşma nedenidir. Gergin ve stresli gebe kasılması her geldikçe kendini kasar ve bu esnada çoğunlukla nefesini tutar. Gebelerin kasılma esnasında nefesini tutması ile düzenli nefes alıp vermesi kıyaslandığın da rahime daha az oksijen gidecektir. Rahmin oksijen miktarının azalmasıyla ağrı daha fazla olur.

Böyle gergin, stresli ve korku dolu bekleyişte olan gebenin vücudunda katekolaminler adrenalin ve noradrenalin hormon salınımı olur. Doğal doğumda hormonların ahenk içinde çalışması gerekirken korku ile o ahengi bozan adrenalin normalin üzerinde salınmış olur. Bunlar stres hormonlarıdır yani vücuda ya kaç ya savaş komutu veren hormonlardır. Vücutta kan şekeri artar, kaslara giden kan akımı artarken rahime giden kan akımı azalır. Kan akımının azalmasıyla rahimin kanlanması azalır böylece bebeğe giden oksijen azalır ve bebekte kalp atışında bozulmalar başlar.

Adrenalin artması ile doğumun ahengini sağlayan doğum hormonu oksitosini baskılayarak bozar. Aslında bir ceylanda tam doğum esnasında avlanma riski varsa stresten adrenalin salınımı başlar. Ceylanın doğumunu bir anlamda durdurarak kendini güvenli yere almasını sağlar. Güvenli yerde adrenalin salınımın baskılanması ile tekrar doğum başlar.

Adrenalin doğumda rahim ağzının açılmasını sağlayan rahimin alt 2/3’ lük bölümündeki dairesel kasların çalışmasını bozar. Rahimde kasılma olur fakat dairesel kasların çalışması bozduğu için gebe kasılmaya bağlı ağrı hissederken rahim ağzında açıklık olmaz.

Aslında yapılması gereken korkunun stresin ortaya çıkmadan oluşumunu engellemektir. Doğumdaki korkunun üstesinden gelmenin doğumu iyi bilmekten geçer. Bunlarda da doğuma hazırlık eğitimleri oldukça faydalıdır. Bebeğinizin eşyalarını ne kadar titizlikle hazırlanıyorsanız doğumunuzu bilerek hazırlanmanız doğumunuzun da doğasını değiştirecektir.

Dr.Nilüfer YÜKSEL

Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı

İLETİŞİM
Dr. Nilüfer YÜKSEL Website

Kadın Hastalıkları, Doğum, Cinsel Terapi ve Genital Estetik konularında Dr.Nilüfer YÜKSEL'den bilgi almak için lütfen iletişime geçin.

HAKKIMDA

İLETİŞİM
  • Şirinyalı Mahallesi, İsmet Gökşen Cad. Savaş Apartmanı, No:65 Kat:2, 07160 Muratpaşa/Antalya

  • 0553 069 4488

  • info@niluferyuksel.com.tr

  • Gebelik ve Doğum
  • Kadın Hastalıkları
  • Labioplasti
  • vajinoplasti
  • Kızlık Zarı Dikimi
  • Vajinismus

© Copyright 2021. All Rights Reserved.